İş Güvenliği Kültürümüzde Yok

Türkiye’de iş kazaları her geçen yıl artıyor.

 

Türkiye’de iş kazaları her geçen yıl artıyor. Sadece geçen yıl 1.730 işçi öldü. Son 10 yılda ölen işçi sayısı 15 bini geçiyor. 2012’de yürürlüğe giren İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası’na rağmen iş kazalarında bir azalma olmadı… Çünkü inşaatlar hızla yükseliyor, cezalara rağmen işyerlerinin yarısından fazlası yasal yükümlülükleri yerine getirmiyor ve ne işverende ne işçide ‘iş güvenliği kültürü’ yok.

SGK istatistiklerine göre 2014 yılında toplam 221.366 kişi iş kazası ve meslek hastalığı geçirdi. Toplam 1.626 kişi iş kazalarında hayatını kaybetti. 62.097 kişiye de sürekli iş göremezlik ödeneği bağlandı, kaza geçiren her dört kişiden biri sakat kaldı. SGK ve İş Sağlığı Güvenliği Meclisi’nin (İSİG) rakamlarına göre 2005 yılından bu güne tam 15 bin kişi iş kazalarında hayatını kaybetti.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın verilerine göre, 2002-2013 yılları arasında iş kazası geçiren toplam sigortalı sayısı 1 milyon 921 bin kişi. Bu kazalarda ölen toplam sigortalı sayısı ise 13 bin 510 kişi. İş göremezlik raporu alan başhekim onaylı kişi sayısı 2002-2014 yılları arasında 15 milyon 519 bin 496 kişi. Bunlar sadece sigortalı çalışanlar, her on iş kazasından yalnızca bir tanesinin SGK kayıtlarına yansıdığı tahmin ediliyor.

Meslek hastalıklarına gelince veri bile yok..
Ne yazık ki Türkiye ölümlü iş kazalarında Avrupa’da birinci sırada. İş kazaları Türkiye’de her geçen yıl daha da artıyor, üstelik 2012 yılında çıkmış olan yasaya rağmen… Sebebi ise inşaat sektörünün hızlı ve kontrolsüz şekilde büyümesi, yasal zorunluluğa rağmen halen 700 bin şirketten 480 binin İSG uzmanı bulundurmaması ve işverende de işçilerde de iş sağlığına ilişkin bir kültürün oluşmaması.

ÖLÜMLER ARTTI
Türkiye’de en çok kazanın bina inşaatında, metal imalatında ve taşımacılıkta olduğunu söyleyen İş Güvenliği Uzmanları Derneği Başkanı Mahmut Cihan, “Ülkemizde hızlı bir değişim var ve bu değişimin etkisi bu üç sektörde hissedilir şekilde kazalara neden oluyor. Kazaların kök nedenine baktığımızda ise işverenlerin yönetim sistemi ve kültürel çalışmalara destek vermediğini ve uygulamadığını görüyoruz. Sektörel zorluklara ve kurallara ihtiyacımız var. Ülkede herkes her işi yapabiliyor. İş kazalarını bir anda bitirmemiz mümkün değil zira iş güvenliği multi disipliner bir bilim ve çok etkenli. Yönetimini hayal ettiğiniz her işin içinde iş güvenliği var. Çocuğun yetiştirilmesinden iş hayatına, yaşamının her aksamına etki eden bir yaşam şekli” diyor. İSGHEDER Yönetim Kurulu Başkanı Yrd. Doç. Dr. Turhan Şalva da “Zamana ihtiyacımız var, kültür bir günde oluşmuyor, işveren aynı işveren, işçi aynı işçi… ikinci, üçüncü kuşak işverenler geldikçe bu kültür değişecek” diyor.,

480 BİN İŞYERİNDE HALEN İSG UZMANI YOK
Ocak ayından itibaren iş güvenliği uzmanlarının aylık çalışma süreleri de değişti. Yılbaşında 12 dakika olan uzmanın çalışma süresi 3.5 katına çıktı. Bir İSG uzmanı çok tehlikeli bir işyerinde ayda en az kişi başı 40 dakika çalışacak, yani işyerinde 100 kişi varsa aylık 4 bin dakika çalışacak. Bu durumda firmalar daha çok İSG uzmanı çalıştırmak durumunda, hem nitelikli İSG uzmanı bulmak zorlaştı hem de işverenin maliyeti arttı. Turhan Şalva, dernek olarak sürenin artmasını baştan beri istediklerini ama bu artışın çok yüksek olduğunu savunuyor: “En büyük korkumuz şuydu, bugüne kadar 700 bin işverenin 480 bininin hâlâ iş güvenliği hizmeti almadığından bahsediyor bakanlık. Bunu azaltmaya çalışıyor ama diğer taraftan bir çok firma da ‘ben bu kadar veremem’ deyip bu hizmeti almaktan vazgeçti, ‘cezayı yakalanırsam öderim’ demeye başladı.”

130 BİN UZMAN VAR
Türkiye’de 130 bin iş güvenliği uzmanı var, dün yapılan sınavla bu sayısının 140-150 bine çıkması bekleniyor. Uzmanlar bu sayının ülke için yeterli olduğunu, 1 Temmuz sonrası için de yeterli olacağını söylüyor. Fakat bu 130 bin kişinin ancak yarısının sahada iş yaptığını, nitelikli personel sıkıntısı olduğunu vurguluyor.

KİMLER İSG UZMANI OLABİLİR?
Üniversitelerin mühendislik, mimarlık fakültelerinden, fizik, kimya, biyoloji bölümlerinden, teknik eğitim fakültelerinin 4 yıllık öğretmenlik fakültelerinden, iş sağlığı ve güvenliği meslek yüksek okullarından mezun olanlar, onaylı kurumlarda eğitim alıp, ÖSYM’nin yaptığı sınavda 70 ve üzeri puan alırlarsa C sınıfı uzman olarak iş hayatına başlayabiliyorlar.

1 TEMMUZ’DAN SONRA KAMU DA MECBUR
6331 sayılı iş Sağlığı ve Güvenliği Yasası, tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfında bulunan tüm işletmelere işyeri hekimi ve iş güvenliği uzmanı çalıştırma veya bu hizmeti ortak sağlık güvenlik hizmeti şirketlerinden alma zorunluluğu getirmişti. Şimdi 1 Temmuz’dan itibaren 30 bin kamu kuruluşu da, 1 kişi dahi çalıştıran az tehlikeli işyerleri de, örneğin bakkal da manav da, kısacası tüm işyerleri bu kapsama girecek. Az tehlikeli işyerlerinde eğer 10 kişiden az çalışan varsa, işveren isterse AnadoluÜniveritesi İSG işveren portalından eğitim alıp bu sorumluluğu kendi üstlenebilecek. Yani bakkal, manav gibi küçük esnaf kendisi eğitim alacak. İş güvenliği konusunda yasal zorunluluklarını yerine getirmeyenler için ciddi cezalar olsa da işverenin büyük bir çoğunluğu İSG uzmanı çalıştırmıyor. Çalışma Bakanlığı iş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürü Kasım Özer, işgüvenliği konusunda Türkiye’nin mevcut durumunu “İşletmelerin ve işverenlerin yüzde 60’ı bildiğini okuyor” sözleriyle özetliyor. İş güvenliği konusunda yasal zorunlukları yerine getirmeyenleri bekleyen cezalar şöyle:

Eğer işyeri az tehlikeli sınıftaysa işyeri uzmanı ve hekim çalıştırmamanın aylık cezası 6.511 TL ile 9.766 TL arasında değişiyor.
Tehlikeli sınıfta 6.511 TL ile 13.022 TL,

Çok tehlikleri işyerlerinde ise 9.766 TL ile 19.533 TL arasında değişiyor. Ayrıca risk değerlendirme, acil durum planı yapılmamışsa, işe girenlerden sağlık raporu alınmamışsa hepsinin ayrı ayrı cezası var.

Kaynak : 02 Mayıs 2016 Hürriyet Gazetesi Sn. Burcu Özçelik Haberidir.